Düşünen, konuşan, alet yapan ve kullanan insanın zihninde her zaman içten gelen sorular vardır. Dünya nasıl oluştu? Evrim süreci nedir? Ya da Ben Kimim? gibi sorular insanların üzerine düşünüp kitap yazdığı, araştırmalar yaptığı konuları oluşturur. Ama en büyük soru her zaman kendimizi keşfetmemizle ilgili kısmıdır.Burçlar bize hayattaki yerimiz, var olma amacımız, bakış açımız hakkında bizi tanıyan bir kitap gibi kendimizi anlatmaya yardımcı olur. Burcunu örenmek insanda ‘huy’ olarak tanımlanan çoğu özelliğinin aslında doğum tarihi ve saatinde gizli olduğunu gösterir.
Tarih boyunca Çin Burcu, Maya burcu,Batı Burcu, Kızılderili Burcu ve Türk Burcu olarak sınıflandırılan burçlarla insanlar astroloji hakkında bir şeyleri fark edip, kendi milletleri üzerinden burçlar ortaya çıkarmışlardır. Bunlardan en yaygın ve detaylı analizleri olan Çin Burcu ve Batı Burcudur.
Batı Burçları hemen hemen herkesin bildiği ama üzerinde çok da düşünmediği, en çok bilinen burçlardır. Burcunu daha çocukken öğrenir insan.- Ne Burcusun? – Yay. Ne burcu olduğumuzu bilip bunun ne anlama geldiği üzerine çok da düşünmediğimiz ya da batı burcumuzun özelliklerini tam olarak taşımadığımız için burçlara inanmamayı tercih ettiğimiz olmuştur.
Batı ve Doğu Burcunu öğrenen inan iki burç yorumunu birleştirdiğinde, karakteri hakkındaki soruların çoğuna cevap bulacaktır. Elbette ki yetişme şartları, yaşanan ülke, aile ortamı ve çevre gibi etkenler karakterimizi etkiliyor. Ancak bunlar olaylara karşı tutumumuzla ilgili davranışsal tepkiler oluşturmamız yönünde bizi etkiliyor. Çabuk sinirlenen, aşırı duygusal veya yaratıcı zeka sahibi olmamızın burcumuzla alakalı olma ihtimali oldukça yüksek. İçimizden gelen, ‘ben böyleyim, değiştiremem’ dediğimiz yönlerimizin gizemli tarafı burçlarda saklıdır.